Makale

Makale

Pandemi, Zorunlu Kapatma ve Yaşlıların Gündelik Hayat Deneyimleri

Pandemic, Lockdown, and Everday Experiences of Elderly Adults

Yüksel BEKAROĞLU DOĞAN
Yıl 2022, Sayı 15, Sayfalar:309-340

This study examines how the elderly perceived, evaluated and experienced the COVID-19 Pandemic and curfews, which can be referred to as a crisis period. As a descriptive analysis, this study aims to identify possible strategies for designing social policies and services that can meet the needs of individuals over the age of 65 while at the same time observing their rights. The concepts of "benevolent patronage" and "ageism" are used as an explanatory framework in the mutual evaluation and analysis of the policies and practices of the pandemic period in Turkey and the perspectives of individuals over the age of 65. Through in-depth interviews, this study analyzes the reflections of the policies and the compulsory closure decisions implemented for adults over the age of 65 in the first period of the Pandemic in Turkey, which was deemed necessary in some respects, and yet criticized as the process progressed by being discriminatory against elders even if these policies were well-intentionally aimed at protecting them. As the interviews reveal, the official language and practices also contribute to the construction of discriminatory behaviors against the elderly that we see on social media.

Bu araştırmada bir kriz dönemi olarak adlandırılan COVID-19 Pandemisini ve sokağa çıkma kısıtlamasını yaşlıların nasıl algıladığı, değerlendirdiği ve gündelik hayatı nasıl deneyimlediği ortaya konmuştur. Çalışma ile 65 yaş üstü bireylerin, pandemi gibi durumlar söz konusu olduğunda bir taraftan haklarını gözeten, aynı zamanda farklı ihtiyaçlarına cevap veren sosyal politika ve hizmetlerin ortaya çıkmasına zemin oluşturabilecek betimsel bir analiz hedeflenmiştir. Türkiye’de pandemi dönemi politika ve uygulamalarının ve 65 yaş üstü bireylerin bakış açılarının karşılıklı olarak değerlendirilmesinde ve analizinde “iyi niyetli himaye” ve “ageism” kavramları açıklayıcı bir çerçeve olarak kullanılmıştır. Nitel yöntemle gerçekleştirilen çalışmada Türkiye’de Pandemi sürecinin ilk döneminde uygulanan kriz politikaları ve zorunlu kapatma kararı 65 yaş üstü yetişkinlerce bazı açılardan gerekli görülse de süreç ilerledikçe farklı açılardan eleştirilmiş ve yaşlıları korumaya yönelik iyi niyetli himayenin ayrımcılık olarak algılanan boyutları olduğu dile getirilmiştir. Katılımcılardan kamusal dilin ve uygulamaların sosyal medyada görülen yaşlılara karşı ayrımcı davranışların inşasına katkıda bulunduğunu ifade edenler olmuştur.