Article
Makale
Kimyasal Kastrasyon Yönteminin Etik Analizi
Ethical Analysis of Chemical Castration
AKCANBAŞ Mert
Year 2019, Issue 8, Pages:115-149
Because of ever increasing sexual crimes and especially high numbers child sexual abuse cases in Turkey chemical castration of sexual offenders has become a popular issue in public. Chemical castration of offenders in sexual crimes has been in use in many countries including developed ones. However, this method has caused many controversies and debates among mental health experts from the beginning. Chemical castration is supported by utilitarian school of thought for the sake of preventing recidivism, decreasing the cost of prison system as well as creating an image of fair punishment for those horrible crimes in the eyes of public. Actually chemical castration procedure is not a real castration because there are no surgical interventions but a hormonal treatment which aims as at decreasing testosterone levels in human beings. When accepted as a medical treatment the chemical castration ought to be used only for sexual crimes which are caused by psychological disorders in the framework of professional ethics. The aim of this paper is to have an ethical analysis of chemical castration procedure on sexual offenders and child molesters which has been in effect in many different judiciary systems.
Ülkemizde artan cinsel suçlar ve özellikle çocuk istismarı vakaları, bu suçları işleyenlere karşı kimyasal kastrasyon yönteminin uygulanmasını gündeme getirmiştir. Gelişmiş ülkeler dâhil dünyanın pek çok ülkesinde kabul gören bu uygulama konusunda ruh sağlığı çalışanları arasında büyük bir tartışma sürmektedir. Bu uygulamayı destekleyen faydacılık ekolü bu tür suçların tekrar işlenmelerinin önlenmesi, kapasite üstü doluluk oranlarında faaliyet gösteren cezaevleri maliyetlerinin düşürülmesi ve kamuoyunda bu korkunç suçları işleyenlere hak ettikleri cezaların verildiği imajının yaratılması gibi faydaları gerekçe göstermektedir. Ancak kimyasal kastrasyon ismi verilen uygulama aslında cerrahi bir müdahale içermediğinden kastrasyon değildir. Bu uygulama aslında kimyasal kullanımıyla insan vücudundaki testosteron düzeyini düşürmeyi hedefleyen bir hormon tedavisidir. Bu uygulama tedavi alanına girdiğinde; sadece hastalık kabul edilen nedenlerle işlenen suçlarda geçerli olması ve etik koşulları yerine getirmesi gerekmektedir. Bu çalışmada, cinsel suçlular ve çocuk istismarcılarına bazı ülkelerde hâlihazırda uygulanan ve ülkemizde uygulanması tartışılan kimyasal kastrasyon yöntemi, mesleki etik çerçevede analiz edilmektedir.