Article
Makale
Sosyal Medya Ruminasyon Ölçeği’nin Türkçe’ye Uyarlanması ve Sosyal Medya Kaygısı ile İlişkisi
Adaptation of Social Media Rumination Scale into Turkish and Its Association with Social Media Anxiety
Elif MANUOĞLU
Year 2023, Issue 16, Pages:153-169
The common usage of social media has raised some concerns over the psychological well-being of users in recent years. Thus, examining the role of social media use on the well-being of individuals has gained more importance. The goal of the present study is two-sided. Firstly, it aims to investigate the psychometric properties of the Turkish version of the Social Media Rumination Scale. Secondly, it aims to test the link between social media anxiety and social media rumination, which are two psychological phenomena observed in social media. This study was conducted with 467 university students (female 69%, Mage = 21.90, and SD = 2.88). Confirmatory Factor Analysis confirmed the single-factor model of the Social Media Rumination Scale; however, one item was eliminated due to the poor loading of this item to the factor (Item 10). Moreover, only the shared content anxiety, one of the subscales of the Social Anxiety Scale for Social Media Users, predicted social media rumination controlling for gender and the average social media use duration. Given the limited research to measure rumination and anxiety with specially designed tools in social media contexts, this study provided the first direct evidence that social media rumination is related to social media anxiety.
Sosyal medyanın yaygın kullanımı, son yıllarda kullanıcıların psikolojik esenlik hallerine ilişkin bazı endişeleri artırmıştır. Buna bağlı olarak, sosyal medyanın bireylerin refahı üzerindeki rolünü anlamak daha fazla önem kazanmıştır. Bu çalışmanın amacı iki yönlüdür. İlk olarak Sosyal Medya Ruminasyon Ölçeği'nin Türkçe formunun geçerlik ve güvenirliğini test edilmesi amaçlanmaktadır. İkinci olarak, bu calışma sosyal medyaya özgü iki psikolojik fenomen olan sosyal medya kaygısı ile sosyal medya ruminasyonu arasındaki ilişkiyi incelemeyi amaçlamaktadır. Bu çalışmaya 467 üniversite öğrencisi katılmıştır (kadın %69, ORTyaş = 21,90 ve SS = 2,88). Doğrulayıcı Faktör Analizi, Sosyal Medya Ruminasyonu Ölçeği'nin tek faktörlü yapısının veriye iyi uyum sağladığını göstermiştir; ancak bir maddenin faktöre zayıf yüklenmesi nedeniyle bu madde modelden silinmiştir (Madde 10). Ayrıca, sadece Sosyal Medya Kullanıcıları İçin Sosyal Kaygı Ölçeği'nin alt boyutlarından biri olan paylaşılan içerik kaygısı, cinsiyet ve ortalama sosyal medya kullanım süresi kontrol edildiğinde sosyal medya ruminasyonunu yordamaktadır. Sosyal medya bağlamında özel olarak geliştirilmiş araçlarla ruminasyon ve kaygıyı ölçmek için yapılmış sınırlı araştırma göz önüne alındığında, bu çalışma sosyal medya ruminasyonunun sosyal medya kaygısı ile ilişkili olduğuna dair doğrudan kanıt sağlamaktadır.